Aforizmalar. Иоганн Вольфганг фон Гёте
sözü
Alman edebiyatı denildiğinde şüphesiz akla ilk gelen isim Johann Wolfgang von Goethe’dir. Yüzyıllardır nesilden nesle aktarılan başyapıtlarının yanı sıra, yaşadığı çağı ve çağdaşlarını da etkilemiş olmasıyla sadece Alman edebiyatı için değil, dünya edebiyatı için de önemli bir isimdir.
1833 yılında “Maximen und Reflexionen” adıyla yayımlanmış bu eser aforizmalar, düşünceler ve alıntılardan oluşmaktadır. Varlığının toplamını oluşturan bu idrakler ve farkındalıklar, Goethe’nin ölümünden sonra derlenip kitaplaştırılmıştır. Bu derleme, Goethe’nin hayatı boyunca yaşadıklarından ilham alarak kâğıda döktüğü aforizmalardan oluştuğu için, onun hayat tecrübelerinin bir külliyatı olarak algılanmalıdır. Elinizdeki çeviri de, çağdaş Alman edebiyatı profesörü Helmut Koopmann’ın derlemesi temel alınarak yapılmıştır.
Bazı cümlelerdeki bulanıklığa rağmen, mümkün olduğu kadar Goethe’nin üslubuna ve felsefesine sadık kalarak yapılan bu çeviride, Almanca dışında yazmış olduğu sözler dipnotlar halinde okura sunulmuştur. Böylece Latince, Fransızca veya İtalyanca olan aktarımlar da özgün halleriyle okura yansıtılmıştır.
Çevirirken Goethe’nin bütün fikirlerinden ilham ve büyük keyif aldığım bu eserden, okurun da aynı keyfi almasını diler, sadece Alman edebiyatına ilgi duyanlara değil, tüm edebiyatseverlere, felsefe, bilim ve siyaset meraklılarına hitap etmesini gönülden dilerim.
biyografi
Johann Wolfgang von Goethe 28 Ağustos 1749 tarihinde Frankfurt/Main şehrinde doğmuştur. Goethe’nin babası, Johann Caspar Goethe saray meclisinde idari görevi olmayan bir kurul üyesi idir. Annesi ise belediye başkanının kızı Catharina Elisabeth Textor Frankfurt soylularındandır. Goethe 29 Ağustos 1749 tarihinde Protestan kaidelere uygun olarak vaftiz edilir ve bir yıl sonra da kız kardeşi Cornelia dünyaya gözlerini açar. Bunun üzerine babaları evlerini genişletmeye başlar.
Goethe 1755 yılından itibaren Frankfurt’ta bir devlet okulunda öğrenim görür fakat sonra babası tarafından bu okuldan alınır. Goethe’nin eğitimini başta babası üstlenir ve onun sayesinde Latince öğrenir. Daha sonra babası Grossen Hirschgraben Caddesi üzerinde bulunan bu eve bir özel öğretmen getirtir. Yedi Yıl Savaşları sırasında Fransız Askerî Birlikleri Frankfurt’u işgal eder ve 1759 da Fransa Kralı’nın Başkomutanı Kont Thornac Goethe ailesinin evine yerleştirilir.
Goethe babasının ısrarı üzerine 1765 yılında Leipzig’de hukuk öğrenimine başlar ancak o zamanlar bile kendini edebiyat sanatına daha yakın bulur. Gönlünden hitabet ve edebiyat okumak geçer. Goethe burada 1766 senesinde Leipzig hancısının kızı Anna Katharina (Kaethchen) Schönkopf ile tanışır. Aynı sene içerisinde “Annette” isimli şiir külliyatı oluşur ve Goethe’nin onayı olmadan Frankfurt’ta yayınlanan “Die Sichtbaren”(Görünür Olanlar) isimli bir dergide “İsa Mesih’in Cehennem Yolculuğu Üzerine Şairane Düşünceler” isimli şiiri basılır.
Anna Katharina Schönkopf ile olan ilişkisi 1768 yılında son bulur. Goethe, psikolojik ve fizyolojik çöküşü ve ağır hastalığı (iç kanama ve akciğer rahatsızlığı) sebebiyle 1768 senesinde ebeveynlerinin evine Frankfurt’a geri dönmek zorunda kalır. Uzun süren hastalığı sırasında 1769 yılından itibaren annesinin akrabası olan Susanne Katharina von Klettenberg tarafından şefkatle bakımı üstlenilir. Goethe’yi sevgi içinde dindarlık felsefesinin hayal dünyasına ve yeni Platoncu geleneğin panteistik – simyevi yazılarına teşvik eden de o olur (Paracelsus, Basilius Valentinus, Georg v. Welling v.s.).
Nisan 1770 yılından itibaren Goethe hukuk eğitimine Strasburg’da devam eder ve yanı sıra da Tarih, İktisadi Bilimler, Anatomi, Cerrahlık ve Kimya gibi derslere de katılır. Aynı yıl içinde kendisinden beş yaş büyük olan şair, felsefeci ve ilahiyatçı olan Johann Gottfried Herder ile tanışır. Eylül 1770’den Nisan 1771’e kadar süren Herder ile olan neredeyse günlük görüşmelerinde Herder Goethe’ye Hamann’ın Aydınlanma ile ilgili eleştirisini ve kendi dil felsefesi fikirlerini sunarak Goethe’nin nazarını Shakespeare’e, Homerüs’e ve Ossian’a çeker.
Burada Ekim 1770 yılında Goethe Sessenheim papazının kızı Friederike Brion ile tanışır ve ona duyduğu aşk ile ilk olgun şiirlerini yaratır (Örn: Hoş Geldin ve Veda). Goethe 1771 yılının Ağustos ayında mezuniyet sınavını Strazburg’da başarıyla geçer ve “licentitatus juris” olarak adlandırılan hukuk doktorasını tamamladıktan sonra avukatlık yapma yetkisine haiz olur. Bunun üzerine 1771 yılının sonbaharında avukatlık yapabilmek için gerekli hazırlıkları başlatmak üzere Frankfurt’a döner. Frankfurt’ta 1771’de “Götz von Berlichingen” isimli dramı tamamlar. Akabindeki senelerde burada “Wanderers Sturmlied” (Gezginin Coşkun Şarkısı, 1772), “Mahomets Gesang” (Muammed’in Şarkısı, 1772), “Prometheus” (Prometeus, 1774) ve “Ganymed” (Jüpiter, 1774) isimli büyük kasideler kaleme almıştır.
Goethe 1772 yılından itibaren “Sturm und Drang” (Coşumculuk) hareketinin baş temsilcisi kabul edilir ve bu hareketin eleştirici kolu olan “Frankfurter Gelehrten Anzeige” (Frankfurtlu Bilginlerin Bildirisi) isimli yayına Hukuk Bilimleri, Hitabet ve Edebiyat dallarında eleştiri yazıları ile katılır. Aynı sene içerisinde Goethe Darmstadt Duygulular Cemiyetine “Gezgin” rumuzu altında kabul edilir ve anlatıcı Sophie von La Roche ile kızı Maximiliane ile tanışır.
Main şehrinde Goethe 1772’ den 1775’ e kadar avukat olarak 28 dava yürütür ve at pazarında çocuk katili Margaretha Brandt’ın kılıçla idam edilişine tanık olur. Bu tablo Goethe’nin “Faust” eserindeki Gretchen karakterinin temelini oluşturur. Wetzlar Yargıtay’ındaki stajyerliği esnasında Charlotte Buff ile tanışır. Bu ihtiraslı fakat karşılıksız sevgiden “Die Leiden des jungen Werther” (Genç Werther’in Acıları, 1774) isimli, mektup şeklindeki roman doğar.
Goethe 1773 yılında “Götz von Berlichingen” isimli dramı tamamlar ve Herder’in 1. baskıyla ilgili yaptığı sert eleştiriden sonra Goethe 1771 yılının Haziran ayında tekrar eserin üzerinden geçer ve eser 2. baskıyla yeniden yayınlanır. 14 Nisan 1774’ de Goethe’nin eseri “Götz von Berlichingen” sahne uyarlamasıyla Berlin’deki Koch kuruluşu tarafından ilk kez sahnelenir. Bu dönemde “Prometheus”, “Ganymed” ve aydınlanma çağı şairi Christoph Martin Wieland’a yazılmış olan bir hiciv yazısı “Götter, Helden und Wieland” (Tanrılar, Kahramanlar ve Wieland) adlı kasideler oluşur. Konusu evlilik ve ihanet olan “Clavigo” isimli bir trajedi 23 Ağustos 1774’te ilk kez Hamburg’da sahnelenir. Eserde genç yazar Clavigo ihanetiyle sevgilisi Marie’nin ölümüne sebep olur ve Clavigo kadının erkek kardeşi tarafından vurulur.
Goethe 1775 yılında Frankfurtlu bir bankacının kızı olan Lili Schönemann ile nişanlanır ancak nişan altı ay sonra atılır. Goethe 1775 yılında Ch. Ve F.L. zu Stolberg-Stolberg isimli kontlarla İsviçre’ye seyahat eder. Oradan döndükten sonra Kasım 1775’te Saksonya-Weimar’ın yeni Dük’ü Carl August von Sachsen-Weimar’ın daveti üzere Weimar Sarayına gider.
Düşes Anna Amalia, içlerinde Christoph Martin Wieland ve Charlotte von Stein’ın da bulunduğu birçok edebi alanda faal olan saraylıyı bir araya toplamıştır. 1776 yılında Goethe Charlotte von Stein’a aşık olur. Ancak bu aşk umutsuzdur çünkü Charlotte von Stein kraliyet imrahorunun eşidir. Aynı sene içinde “Claudine von Villa Bella”, “Die Geschwister” (Kardeşler) ve “ Stella” adlı dramalar ilk kez sahnelenir. “Stella” isimli eser bir ilişki üçgenini anlatır ve skandala yol açar; böylelikle Hamburg’da eserin yasaklanmasına sebep olur.
Goethe Weimar’a taşınır, orada Dük’ün ona hediye etmiş olduğu Stern’deki bahçeli eve yerleşir ve kendisine Weimar vatandaşlığı hakkı tanınır. Goethe Weimar’da çok sayıda siyasi görev alır. Daha sonraları tiyatronun yönetimini ve Saray Tiyatrosu ile eğitim işlerinin denetimini üstlenir. 1777 yılında Goethe eyalet makamının en üst mevkiinde oy ve oturum hakkı olan gizli elçilik meclis üyeliğine seçilir. Böylelikle geliri garantilenmiş olur. Aynı sene içerisinde kız kardeşi Cornelia vefat eder ve bundan kısa bir süre sonra Goethe eski dostu Johann Gottfried Herder’i de Weimar sarayına aldırır. 1778’de Goethe dük Carl August ile birlikte Potsdam’a ve Berlin’e, akabindeki sene de yine Dük’ün eşliğinde İsviçre’ye seyahat eder. İsviçre’ye yaptığı bu ikinci gezisinde bir mineral taş koleksiyonu oluşturur.
1779 yılında Goethe savaş komisyonu