Halk Şiirinden Seçmeler. Неизвестный автор
sırrım beyan etmem gizlerim
Serimi sevdaya saldı hayali
Yârim biçare olduğumu bilmiş
Çifte benler beyaz gerdana inmiş
Bu gece seyrettim beyazlar giymiş
Salındı karşıma geldi hayali
Yârimin sevdası vardır başımda
Uyansam karşımda yatsam düşümde
Ne canibe gitsem bile peşimde
Benim ile yoldaş oldu hayali
Der Hayalî hıram ederek yürür
Gece gündüz gitmez karşımda durur
Ben seninim deyü teselli verir
Garip gönlüm ele aldı hayali
Ozan
Gerçek âşık olanların
Yüreciği yanar olur
Her canipten şuriş ile
Şevki odu kenar olur
Esirgen âşık kişiyi
Şefaat imandan durur
Susamışları kandırır
Gözü yaşı damar olur
Bir devletlü yoksul olsa
Uslu isen gelme ana
Yazıda kaba ağaca
Ulu kuşlar konar olur
Ozan âşıklar sözünü
Söyle âşıklar dinlesin
Er var içinde od yanar
Er var ana çü nâr olur
Âşık
Yüce dağlar duman olmaz
Çeşmim yaşı revan olmaz
Değme kişiye kul olmaz
Ben gönlümü bilmez miyim
Engine saldım özümü
Hakk’a döndürdüm yüzümü
Çekmezem nâdan sözünü
Ben gönlümü bilmez miyim
Arslan gibi çalar çarpar
Kaplan gibi yola bakar
Gökte buluttan nem kapar
Ben gönlümü bilmez miyim
Der ki Âşık yâri söyler
Yaktı derunumu közler
Beş padişahlık yer özler
Ben gönlümü bilmez miyim
Ulu ulu kervan geçmiş
Yollar gibi inilerim
Karlı karlı dağlar aşan
Seller gibi inilerim
Yücesinden er haykırmaz
Sığın geyiği böğürmez
Kuş uçmaz kulun yüğürmez
Dağlar gibi inilerim
Canım karılığa düşmüş
Kaynadı ciğerim taşmış
Hocasından ayrı düşmüş
Kullar gibi inilerim
Hayalin benden dolundu
Ah ile bağrım delindi
İçinden beyi alındı
İller gibi inilerim
Yapıdan düşmüş bozulmuş
Top tüfek vurmuş ezilmiş
Kil’selerde haç yazılmış
Taşlar gibi inilerim
Miskin Âşık bilmez n’ider
Evliya gayretin güder
Subha değin tesbih eder
Diller gibi inilerim
Dünyayı gezdim dolaştım
Ayrılık gibi dert olmaz
Tatlı canımdan usandım
Ayrılık gibi dert olmaz
Kaçan döndüm yâre baktım
Gözümden kanlı yaş döktüm
Gezdim her belayı çektim
Ayrılık gibi dert olmaz
Hilal kaşı keman değil
Zülfü ahir zaman değil
Be yârenler yalan değil
Ayrılık gibi dert olmaz
Kullar başına gelmesin
Kimse gözyaşın silmesin
Hak düşmanıma vermesin
Ayrılık gibi dert olmaz
Bana inanmayan varsın
Âşık’ın yüreğin yarsın
Neler çektiğimi görsün
Ayrılık gibi dert olmaz
Âşık Hasan
Bilmem sarhoş mudur uykudan kalkmış
Taramış zülfünü gerdana atmış
Beyaz ellerine al kına yakmış
Dedim öpüşelim dedi ki yok yok
Dedim selvi nedir dedi boyumdur
Dedim bu güzellik dedi soyumdur
Dedim bu cilveler dedi huyumdur
Dedim kucuşalım dedi ki yok yok
Dedim ölüm yok mu dedi aynımda
Dedim öz vebalım dedi boynumda
Dedim turunçlarım dedi koynumda
Dedim koklaşalım dedi ki yok yok
Dedim yanakların dedi gülümdür
Dedim kâküllerin dedi sünbülümdür
Dedim Garip Hasan dedi kulumdur
Dedim sarmaşalım dedi ki yok yok
Gelinin alnına elif yazılmış
Elifin altına benler kazılmış
Azrail gelince başı bozulmuş
Kız iken sevdiğim sen değil misin
Gelinin yüzünde ipek duvaklar
Hani adadığın bunca adaklar
Sultani kiraza benzer dudaklar
Kız iken sevdiğim sen değil misin
Evinin önünde yürüdüm yoldan
Doğrulup bakmadım ar ettim elden
Yanaklar farıksız katmerli gülden
Kız iken sevdiğim sen değil misin
Âşık Hasan şu bahçenin düzüne
Halka halka sürme çekmiş gözüne
Gelin oldum diye bakmaz yüzüme
Kız iken sevdiğim sen değil misin
Ne